Kazakistan’da Göktürk Kağanlığı’na ait olduğu tespit edilen bir mezar külliyesi bulundu. Killi toprak ve çakıl karışımı malzemeden inşa edilen külliye, avlu duvarlarının ölçümüne göre yaklaşık 90 x 50,90 metre ölçülerinde. Araştırmanın kazı başkanlığını ise Kazak arkeolog Prof. Dr. Zainolla Samashev yapıyor.

Bulunan külliye hakkında yapılan açıklamalarda, Eleke Sazı’ndaki anıt kompleksinin ortaya çıkışının, Asya’nın merkezinde, eski Türklerin tarihsel arenaya girişiyle, manevi ve ideolojik, dini ve felsefi yönelimleriyle ve Kazak bozkırlarındaki çok boyutlu temaslarıyla bağlantılı bazı etno-sosyokültürel süreçleri yansıttığı söylendi.


Prof Samashev: Buluntular kişisel eşyalar.
Mezar alanında tespit edilen bulguların, Kağanın defin merasimine katılan temsilcilerin özel eşyaları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Samashev, “Göktürk defin merasimlerine bakıldığında, ölen kişinin arkasından şahsi eşyaları ve silahların koyulması bir görevdi. Ele geçirilen objeler içinde altın levhadan oluşan bir kemer tokası da bulundu.
Bu toka üzerinde, tahtında oturmuş vaziyete, başında tacı, elinde ant kadehi tutan Göktürk kağanına ait bir tasvir bulunuyor. Prof. Dr. Samashev, “ele geçirilen bu süslemenin Türk halklarına ait tespit edilen edebi bir miras” olduğunun altını çizerek, bu bakımdan tasvirin oldukça önemli olduğu belirtti.
Anıt mezar ve bulguların Orhun Vadisi’ndeki diğer komplekslerle benzerlikleri bulunuyor. Bunlar Kültigin ve Bilge Kağan’ın mezar alanındakilerle benzediği gibi özellikle Moğolistan’daki Şivet Ulan ile daha yakın benzerlik gösteriyor.

Mezar Külliyesi harabesinde sunak bölümünde konumlandırılmış olabileceği değerlendirilen, Göktürk hanedan üyesini betimleyen bir heykel tespit edildi. Bağdaş kurarak oturan bir Göktürk Kağan veya Yabgusunu betimleyen granit heykel, Astana’daki Milli Müze’de koruma altına alındı.
Tarihte ilk defa bir Göktürk Kağanının tasvirine ulaşıldı
Buluntular arasında en dikkat çeken, kemer tokası olduğu anlaşılan 2 adet süslemeli altın levha. Bu levhalar üzerinde tahtında oturan bir kağan ve ona hizmet eden nedimeleri bulunuyor.
Tarihte ilk defa bir Göktürk kağanının tasvirine ulaşıldı. Bilineceği üzere altın kemer takmak, eski Türk devletlerinde bir hakimiyet nişanesiydi.
Dr. Serhan Çınar, belirlenebilen imgelerde, Göktürk kağanının uzun saçlı ve yaklaşık 30-35 yaşlarında göründüğünü söylüyor:
Dr. Serhan Çınar şu açıklamalarda bulundu”Süslemedeki kompozisyonda Kağanın geleneksel Türk tipi bağdaş oturuşuyla tasvir edildiği ve başında üç köşeli haleyi andıran bir tacının olduğu görülmektedir. Toka süslemesinde yer alan imgelerde, ayrıca kağanın üzerinde oturduğu tahtı ve kendisine hizmet eden nedimeleri açıkça görülüyor. Tahtın etrafını saran çiçeklerin ise Budist sanatında sıklıkla kullanılan Lotus çiçeği olduğu düşünülüyor” dedi.

Prof. Dr. Zainolla Samashev, Göktürk Kağanı’nın yüzünü tasvir edildiği tokanın Türk dünyasına ilişkin önemi hakkında “bu kemer tokansının önemi, tahtta oturan başında tacı olan bir Göktürk İmparatoruna ait bir kompozisyon olması. Göktürklerdeki tahta çıkış merasimleri hakkında yazılı kaynaklarda oldukça fazla bilgi olmasına rağmen arkeolojik bulgular günümüze kadar tespit edilememişti. Bu anlamda Eleke Sazında tespit edilen kemer tokasındaki tasvir bize taht merasimlerinin nasıl icra edildiği hakkında somut bulgular sunuyor” diyerek buluntunun önemine vurgu yaptı.
Kaynak ve ayrıntılı bilgi için: https://www.trthaber.com/haber/dunya/turk-tarihinde-ilk-kez-bir-gokturk-kaganinin-yuzunun-oldugu-bir-toka-bulundu-820921.html
+ There are no comments
Add yours